İnsanı diğer canlılardan farklı kılan akılcı kararlar verebilme, mantık
yürütebilme, plan yapabilme, önceliklerini belirleyebilme gibi zihinsel beceriler
beyine dış dünyadan gelen bilgiyle beslenirler. Dış dünyadan bilgi akışı ise
duyular aracılığıyla gerçekleşir. Bireyin tüm entellektüel, duygusal ve sosyal
yetkinlikleri duyular aracılığıyla bilginin zihinsel süreçlerde işlenmesi sonucu
oluşur.
Öğrenme duyu organları yoluyla gerçekleşmekte, yeni doğan bebekler çevreyi
tanımak için duyu organlarını kullanmaktadırlar. Bu nedenle yaşamın ilk
yıllarından itibaren duyuların uyarılması gerekmektedir. Doğumdan itibaren
çocuk cisimleri ağzına alarak, seslerini dinleyerek, dokunarak, gözlemleyerek,
kısacası duyuları etkin olarak kullanarak tanır ve anlamlandırır.
Günümüzde okul öncesi eğitimde çocuklara duyularıyla öğrenmeyi destekleyen
pek çok fırsat sunulur. Kum ve suyla oynamak dokunma duyusunu, müzik
aktiviteleri işitme duyusunu, renkli sanat çalışmaları, renk renk oyuncaklar
görme duyusunu, ara öğünlerde sunulan değişik atıştırmalıklar tad almayı
geliştirme fırsatıdır çocuk için.